BLOG
Blog Grupları
Yayın Tarihi : 21.01.2022 13:02 | Güncellenme Tarihi : 02.02.2022 20:06 | BLOG
ZİNCİR MARKETLER VE ALIŞKANLIKLARIMIZ

ZAAFİYETLERİMİZ Mİ VAR ALIŞKANLIKLARIMIZ MI?

Tarlaburada.com.tr hayata geçtiğinden beri en çok hangi soruya maruz kalıyorsunuz derseniz eğer, cevabının ‘Ürünleriniz ilaçlı mı?’ sorusu olduğunu söyleyebiliriz. En çok aldığımız mesajlar ‘İlaçsız tarım değil mi?’ sorusuyla ilgili. Peki nedir ilaçsız tarım?

İlaç aslında iyileştiren bir takviye değil midir? Yani ilacı hastalanınca kullanmaz mıyız? Öncelikle tarımda ilaç neye yarar buna açıklık getirelim.

Aslında tarımda kullanılan ilaç değildir. Zehirdir, meyvelerdeki larvaları, yapraklardaki kurtları, gövdedeki ya da çiçekteki böcekleri meyvelere zarar vermesin diye öldüren ilaçlar. Tabi ki fosfor gibi, organik madde gibi, bitki besin elementlerini takviye edici ilaçlar olsa da aslında tarımda kullanılanların birçoğu bahsettiğimiz canlılardan bitkiyi uzak tutmak amaçlı zehirlerdir. Ne yazık ki ticari bahçelerin hemen hemen hepsinde kullanılmakta olan bu zehirlerinse en tehlikeli anı kalıntı süresi hesaplanmadan, hemen kullanım sonrası meyvenin hasat edilerek sofranıza gelmesiyle oluşmaktadır.

Yaz yağmuru akabinde oluşan, gündüz gece sıcaklık farkı ve nem oranları, ağaçlarda veya bitkilerde bulunan larvaları harekete geçirir. 

En çok yağmur sonrası zehir atılır yoksa bitki keyifsizleşir ve tıpkı insanlar gibi kendisini kırt kırt yiyen "zararlılar” sebebiyle strese girer. Strese giren bitki ne yazık ki zayıflar, meyvesini büyütemez, dolayısıyla meyvesini dökebilir. İşte üretici bu aşamada havanın da açmasıyla hemen zehre sarılır ve bitkiye ilaçlama/zehirleme yapmak suretiyle bitkiyi korumaya çalışır. 

Sonuç, sofranıza gelen rengarenk bir kiraz veya çilek görünümünde bir zehirdir. Çok afilli bu meyve yakışıklı zedesiz, çürüksüz çarıksız bir biblo gibidir ve siz o bibloyu yersiniz hemen değil ama on, yirmi veya otuz yıl sonra ölürsünüz. Evet ölürsünüz. Aman canım kimin ne zaman öleceği belli mi?

Yıllardır köşe başındaki bakkalımızı işsiz bırakarak sokağımızın köşesine kadar sokulan o ismi "mini” ancak kendisi gocuman zincir marketler var. Çok konforlu değil mi? Bir girişte gıda, tuvalet kağıdı, kozmetik, tütün, gazete ve mecmua hepsi var orada. Bir de hepsini kredi kartıyla ödüyorsun, hem 250 lira ve üzeri alışveriş yaparsan eğer, misal zortmatik 40 lira yerine 20 lira. E birader, sen 40 liranı başkasına 20 liraya verir misin? Bu işte bir iş olmalı, adam 250 lirada ne kazanıyorsa artık zortmatik de bana 20 lira geri veriyor. Hay Allah. Fiyat odaklı alışveriş bu olsa gerek. Gitmeye devam edin siz oralara.

Zincir marketler üretici ve tüketicinin arasına girdiler. Üreticiye sen bana bu ürünü bu kadara vereceksin, yoksa almam dediler. Üretici tam, ben o fiyata veremem zarar ederim sonra da batarım toprağımı satmak zorunda kalırım deyip market Hüseyin Amca’ya veririm ben de ürünümü derken hop arkasını bir döner ki Hüseyin Amca Bakkalı kapatmış. Çünkü ne lazımsa zartzurtsada , Hüseyin Amca ‘ya ekmek bırakmamış. Ama hata kimde? Soru mühim. Hata kimde? 

Bir, iki lira ucuza aldığını zannettiğin meşhur ürünleri ucuza satan zincire giderken , e hadi evde kahve de yok e hadi sigara da alayım, e hadi ekmek de bitmişti diye tüm parasını zincir markete bırakan tüketici masum mu? Açık konuşalım, kesinlikle değil ! Alışveriş bir oylama biçimidir. Sandığa oy atmak gibi bir tercihtir. Zincir markete muhtaç kalırsanız son dakikada sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinde dükkanını sana kim açacak? 

Kimse. 

Bakınız zincir marketlerde güvenmiyorsunuz değil mi? Çünkü orada doğal ürünü bulmak için organik diye bir reyon yaptılar, daha fazla para verirsen glikozsuz ürünü palm yağı olmayan kahvaltılığı alabiliyorsunuz. Peki glikozlu ürünü kim yarattı? Zehirli meyveyi kim soktu hayatımıza? Bence bakkal Hüseyin Amca değil. Üretici de değil. Biz çocukken Eti pralinli alırken anne ve babamız içindekileri okumaya çalışıyorlar mıydı bir hatırlayın. 

Peki şimdi nedir bu kargaşa? Sen eğer fiyat odaklı alım yaparsan, zincir market üreticiye der ki bana domatesi 0,50 Kuruşa getir , bunun fiyatı bu. Üretici 0,50 kuruşa zarar edeceğini bilir ve bir tane meyveyi bile heba etmemek için basar zehri meyveye, bastığı gibi kalıntı süresini bile beklemeden yollar tezgaha. Kilo çeksin diye hormon cabası. Zincir markete sorabiliyor musunuz bu zehirsiz tarım mı diye? Sanmam…Bunun adı da kesinlikle rekabet değil.

Zincir alır ürünü, paşa paşa damping damping satar 4 liraya, 5 liraya, sen alır zehirlenirsin menşeini bilemezsin. Bırak atalık tohumu hibrit kısır tohumunun dibi tezgahta pırıl pırıl parlar. Dedik ya fiyat 0,50 kuruşsa senin kilo yapman lazım e atalık tohum 1 dönümde 300 kg verirken hibrit veriyor 1000 kg. Hoppa bizim atalık tohum da gitti mi çöpe? Gitti vallahi.

Hibrit tohumda bir de şu var. Ürün ilaçlı/zehirli, e zaten kurt falan girmiyor ya içine, bir de mübarek bir parlıyor tezgahta sorma gitsin. E bir de bu meret kolay kolay çürümüyor, sıcak -soğuk farkına zaten ilaçlandığı için sürekli alışmış. Bir nevi bağışıklık sistemi , bizim köylü domatesten daha kuvvetli, e şimdi sen ilaçsız tarım isteyeceksin atalık tohum diyeceksin sonra? Doğal olan çabuk çürüyecek veya içinden kurt çıkacak, hatta şekli bozuk üzeri zedeli olacak çünkü kurtçuklardan birisi içeriye bir girip bakmıştı bir ara hatta azıcık da yemişti armudu. 

Tüketici dostum, bu konuyu karara bağlamamız gerekiyor artık. Kurtlu meyve , zehirli meyveden daha fazla zararlı değildir. 

Zincir market aradan çıkmadıkça, üretici ezilmeye devam eder, tüketici ise zincir markete mahkum olmaya. Sen zincire gittikçe , Hüseyin Amcalar dükkanlı kapatacaklar, onlar tamamen gittiğinde tezgaha konacak ürüne zincir karar verecek ve tabii sana kaça satacağına da… Semtindeki bakkalı destekle. Ona yerel üreticinin ürettiği ürünü alıp tezgaha koyması için baskı yap. Alıp tezgaha koyunca da git o ürünü ondan al. Nasıl ama, sen isteyince oluyor değil mi? Semt bakkalını internetten sipariş ettiğin üç beş ürünü satması için teşvik et. O getirince tezgaha sen de git al. Hatta giderken yanında arkadaşlarını da götür. Hani bakkal Hüseyin Amca balkondan sarkıttığın sepete ürünleri getiriyordu ya. Kolla sepeti, sepete isteyince "getir”meye başlayan , çok süper zincir sanal marketler girmesin. Sonrasında İçi dolu, değeri düşük gelir ve bir bakmışsın sepet de gitmiş.

Sağlıkla kalın;

Tavsiye Edilen Ürünler

155,00 TL

- +
E-BÜLTEN ! YENİ VE İNDİRİMLİ ÜRÜNLERDEN HABERDAR OLUN !
Whatsapp
İnternet sitemizde çerezlerden faydalanılmaktadır. Ayrıntılı bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanununu, Gizlilik Sözleşmesi ve Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz. Reddet Kabul Et